MİMARLIK TARİHİ BAŞLANGIÇ
Sanayi öncesi devrimde;karmaşıklığı olmayan,kolay anlaşılan yapılar vardı.ilerleyen dönemlerde ; makinalaşma arttığı için yeni detaylar ortaya çıktı ve bunla birlikte karmaşık bir mimarlık ortaya çıktı. 1.Dünya Savaşından sonra; tarihi tamamen yadsıyan modern mimarileşme oldu.ve sanat ve mimarlık akımları oluştu.fakat bu yeni akımları besleyen düşüncelerin ardında hep geleneksel akım vardı.evrensel yapı üretiminin geçmişe olan sürekliliği her zaman vardır.ortadan kalkmaz. Her toplumun yerel kültür ortamının ortaya koyduğu değişiklikler vardır.politiklik vardır,alışkanlık vardır,(örn:Osmanlı evleri), şovinist tavır(ben en iyisiyim) vardır. Bütün mimari yapılar geçmişe olan bağlılığını ve duyarlılığını bilinçli veya bilinçsiz olarak sürdürür. 1960(modern akım) postmodernizm akımı vardır.bu akımda geçmişten bazı öğeleri alarak modern mimaride kullanmaktır.biraz alay ederek, mesela yapıya devasa kapılar,kolonlar koyarak.. Sanayileşme=kentleşme ile sanayi egemenliğinin baskısı ile tek düze evler vardır.birbirine benzeyen yapılar ortaya çıkar. Kemerler,sütunlar,payandalar(destek),klasik oranlar her zaman devreye girer.sınırsız güven sunan birikimlerdir bunlar tarih yadsınamaz Modern mimarlık;geleneksel mimarlık kavramlarını yapı tarihinin zengin ve karmaşık süreci içinden geçerek gelen içeriklerini yeni deneylerle,varlıklarını sürdürmeleridir. Yapı+insan karşılıklı ilişkileri mimarlık kavramlarını oluşturuyor. Fiziksel çevre=çevre kavramı son yıllarda çok önem kazandı.insan sürekli olarak kendini doğal ve yapay çevrede organizmanın bağımlı bir parçası olarak görüyor.insan sürekli kendi yaptığı mimarlık ürünleriyle çevreyi değiştiriyor.bu değişim toplumun ekonomik,kültürel,teknolojik,politik ve sosyal eğilimlerine göre değişiyor.örn, 19 yy. 2. yarısında Cenevizliler tarafından yapılan galata kulesi ile yine aynı zamanda yapılan Süleymaniye camisi sosyal ve kültürel ayrılıkla İstanbul da kendi içinde ayrılıyor. Temelde her şey ortak değişerek yapılar farklılaşıyor fakat kavramlar aynı. Sonuç olarak;insan çevreyi çevrede bir ölçüde insanı yaratıyor.çevreyi oluşturan her öğe insan yaşantısının bir parçasını oluşturuyor.örn;ev,okul,cami.pencereden görülen peyzaj…insan eylemlerine çerçeve oluşturmuş oluyorlar. Mimar;fiziksel çevreyi bir eşya gibi olmaktan çıkarır özgün bir hale getirir. Mimarlık sanatı;ideallerle(projede yansıtmak istediği),gerçek ve bağlayıcılığı vardır.gerçek arasındaki boşlukta oluşuyor.kuram(teori) ve uygulama(projeye uygun olarak gerekli malzemeyi kullanarak sürekli ve düzenli şans elde etmek) vardır.mimar her iki anlamda da deneyimli olmalıdır.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder